📦 ₺450 ve üzeri kargo bizden 💳 Kredi kartına 12 taksit imkanı 📦 ₺450 ve üzeri kargo bizden 💳 Kredi kartına 12 taksit imkanı
Müşteri Destek Hattı : 0850 532 9653
Menü
Hesabım
Şifremi Unuttum
Kayıt Ol
Sepetim

Vergi ve İstihdam Politikası Açısından Kayıt Dışı Ekonomi

Ürün Kodu : 9786053520603
₺37,50
₺28,13
%25 İndirim
Daha Fazla Yargı Yayınları
Daha Fazla Ekonomi
25.11.2024 tarihine kadar kargoda
  • ₺450 ve üzeri siparişlerde kargo bizden
  • Hatalı ve hasarlı ürünlerde sorunsuz değişim
  • Birçok üründe aynı gün kargoya teslim imkanı
Güvenli Ödeme Garantisi
EBAT: 19x27
SAYFA SAYISI: 150
Önsöz
Kayıt dışı ekonomi; tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de temel sorunlara taşında gelmektedir.
Kayıt dışı ekonominin varlığı, büyüklüğü ve etkileri nedeni ile Kayıt dışı ekonomi ile mücadele hususu da büyük bir öneme sahip bulunmaktadır. Ülke atcGomileri ve kültürleri arasındaki farklılık, kayıt dışı ekonomi ile mücadele konusunda da ülkeler arasında farklılıkların oluşmasına neden olmaktadır.
Bu çerçevede ülkenizde de özellikle son yıllarda kayıt dışı ekonomi ile mücadele konusunda yeni adımlar atılmaktadır.
Kayıt dışı ekonomi ile mücadelede vergi politikası ve istihdam politikasının ayrı bir ja ve önemi bulunmaktadır.
Kayıt dışı ekonomi ile mücadelede vergi politikası ve vergi politikası; neden, sonuç ve çözümü kendi yapısı içinde bulundurmaktadır. Bu nedenle tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kayıt dışı ekonomi ile mücadelede vergi politikası ve istihdam politikası önem kazanmakta, söz konusu önemin sonucu olarak 5csr*il Güvenlik Kurumu ve Gelir İdaresi Başkanlığı ön plandaki kuruluşlar olarak ırayı çıkmaktadır.
Kayıt dışı ekonomi ile ilgili olarak yaptığımız çalışmada; vergi politikası ve isthdam politikası açısından kayıt dışı ekonomi ayrı ayrı ele alınarak inceleme konusu yapmış. okuyucuların kayıt dışı ile ilgili aradıkları tüm konuların cevabını bulabilecekleri bir kitap çalışması yanında kayıt dışı ekonomi ile mücadele konusunda önerilere yer bu mücadeleyi yürütecek kesimlere yardımcı olmaya çalışılmıştır.
02.03.2012
Fatih ACAR - Fazıl AYDIN
Basından
Ekonomide yaşanan olumlu gelişmelerin devamı ve kalıcı istikrarın sağlanması anlamında, kayıt dışı ekonomiyle mücadele konusu daha da önem kazanan bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır . Gerçekten gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında ülkemizdeki kayıt dışılık oranı oldukça yüksektir. Örneğin ABDrsquo;de % 9 , Japonya lsquo;da % 8 , Almanyarsquo;da % 14 , İngilterersquo;de % 11 , civarında olan kayıt dışılık oranları Türkiyersquo;de % 50rsquo; lerin üzerindedir.
Türkiye kayıt dışı ekonomi ile sağlıklı bir mücadele ile vergi gelirlerini artırma şansına sahip bir ülke konumundadır. Gelinen noktada vergi oranlarının artırılması veya yeni vergiler ihdası yoluyla vergi gelirlerini artırmak mümkün görülmemektedir. Kayıt dışı ekonominin büyüklüğü nedeniyle vergi dışı bırakılan alanın büyüklüğü, kayıt dışının kayıtlı işletmeler aleyhine yol açtığı haksız rekabetin ortadan kaldırılması zorunluluğu, bu konuda yapılması gerekli çalışmaların ne derece önemli olduğunu göstermektedir.
Türkiyersquo;nin Avrupa Birliğine giriş sürecinin hızlanması ile birlikte tüm kurumlarda yaşanan , yeniden yapılanma çalışmaları ve bu kapsamda uygulama alanı bulan yeni anlayışlar etkin , şeffaf ve verimli bir idarenin oluşması anlamında Maliye Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatlarında da kendini hissettirmektedir. Bu durum kayıt dışı ekonomi ile mücadelede de kendini göstermektedir.
Vergisel boyutuyla kayıt dışı ekonomi ile mücadelede etkin ve hızlı çalışan, bilgisayar teknolojilerini iyi kullanan bir gelir idaresinin oluşturulması bu konuda ihtisaslaşmaya gidilmesi amacıyla 5345 sayılı yasayla Gelir İdaresi Başkanlığı kurulmuştur. Bu yasayla merkezde vergilendirmeye dönük temel hizmetleri yürütecek birimler yanında 21. yüzyılda uygulama alanı olan ve her geçen gün önemi daha da artan mükellef hizmetleri , insan kaynakları ,strateji daire başkanlıkları gibi birimlerin de hayata geçirilmesi amaçlanmıştır.Yine bu yasayla taşra birimlerinin de aynı anlayışla örgütlenmesi amaçlanmış, bunun yanında vergi ve denetimin defterdarlıklardan ayrılarak tamamen merkeze bağlı çalışacak başkanlıklara devredilmesi öngörülmüştür. Oluşturulan yeni yapı konusunda farklı yaklaşımlar olmakla birlikte maliye idaresinin bu yapının oluşturulması ve hayata geçirilmesi yönünde çok yoğun bir çaba içinde olduğu gözlemlenmektedir.
Yine son yıllarda vergi konusunda yapılan çok önemli yasal ve idari düzenlemeler dikkat çekmektedir. Vergi Barışı Kanunu ile yaklaşık 4,5 Katrilyon civarında bir vergi toplanması ve maliye idaresi ile mükellefler arasında oluşmuş çok sayıda ihtilafın ortadan kaldırılarak temiz bir sayfa açılmasıyla başlayan süreç özellikle iş aleminin yıllarca yasalaşması yönündeki isteklerine rağmen hayata geçirilemeyen enflasyon muhasebesi uygulamasına geçilmesiyle devam etmiştir.Yine tüm beyannamelerin elektronik ortamda alınması yönünde yapılan çalışmalar konusunda önemli mesafeler alınmıştır. Bu düzenlemeler dışında son 1-2 yıl içinde kayıt dışı ekonomi ile mücadele konusuna olumlu katkıda bulunacak çok sayıda yasal düzenleme yapılmıştır.
Bu düzenlemelere ilave olarak geçtiğimiz yıl içinde Vedop 2 (Vergi Daireleri Otomasyon Projesi ) hayata geçirilmiştir. Bu projeyle tüm vergi daireleri bilgisayar altyapısına kavuşturularak ileri dönemlerde kayıt dışı ile mücadelede yapılacak çalışmalara alt yapı oluşturacak bir ortam sağlanmaya çalışılmıştır.Ayrıca Gelir İdaresi Başkanlığı bünyesinde oluşturulan Veri Ambarı Projesi ile tüm verilerin bilgisayar ortamında toplanması ve bu verilerden hareketle kayıt dışı alanların vergilendirilmesi ve verginin tabana yayılması amaçlanmıştır.
Son yıllarda yapılan tüm bu düzenlemeleri önemli görmekle birlikte yeterli olduğunu söylemek oldukça zordur. Bu konuda yapılması gerekli daha çok iş olduğu kanaatindeyiz.
Kayıt dışı ekonomi ile mücadelede başarı büyük ölçüde para ve mal hareketinin kontrol altına alınması ile gerçekleşecektir. Gerçek ve tüzel kişilere ait tüm malvarlığını ifade eden iktisadi kıymetlere ( Bankalardaki para hareketleri , Tapudaki gayrimenkul bilgileri, trafikteki taşıt bilgileri v.b. ) maliye idaresinin tek tuşla ulaşabileceği bir alt yapıyı hazırlamak ve bu bilgilerin gelişmiş ülkelerde olduğu gibi vatandaşlık numarası gibi tek numara ile izlenir hale gelmesini sağlamak , bu konudaki sorunu büyük ölçüde ortadan kaldıracaktır. Bu anlamda gerekli alt yapıları oluşturmak 1-2 yıllık bir zaman diliminde gerçekleşebilecektir. Bu alt yapıların oluşturulması ile birlikte geçiş döneminin sağlıklı olması, sermayenin ürkütülmemesi için tüm mükelleflerin yapılan çalışmalar konusunda sağlıklı bir şekilde bilgilendirilmeleri ve geçmiş dönemlerle vergisel anlamda bağ kurulmaması son derece önemlidir. Çünkü kayıt dışı sorunu bugünün sorunu değildir. Yılların birikimi olan bu sorunun çözümü yapıcı yaklaşımlarla çözülebilecektir.
Yukarıda belirtilen gerekli alt yapı çalışmaları; OECD üyesi ülkeler arasında hala yüksek olduğu bilinen vergi oranlarının ve sigorta primlerinin bir miktar indirilmesi ve makul seviyelere çekilmesi yönünde çalışmalarla desteklenmelidir. Yine vergi kanunları yeni bir anlayışla ele alınmalı, açık, anlaşılır ve adil bir vergi mevzuatı oluşturulmalıdır. Bu konuda Bakanlığımızca gerekli çalışmalar başlatılmış olup halen devam etmektedir.
Kayıt dışı sorununun çözümü sadece yapılacak yasal ve idari düzenlemelerle mümkün görülmemektedir. Bu konuda yıllarca ihmal edilen vergi bilincinin oluşması yönünde çabaların artırılması gerektiğini düşünmekteyiz. Vergi bilincinin oluşturulması anlamında ilk olarak ilk ve orta öğretimde vergi konusunun zihinlere yerleştirilmesi son derece önemlidir. Bu amacın gerçekleşmesine yönelik ders programları içine vergi konuları yerleştirilebileceği gibi, her yıl kutlanan vergi haftası programlarında Türkiyersquo;deki tüm okullarda vergi konusu anlatılabilir. Anayasanın 73. Maddesinde tanımlanan herkesin kamu giderlerini karşılamak üzere vergi ödemekle yükümlü olduğu hususunun tüm vatandaşlarımızca benimsenmesi son derece önemlidir.
Son olarak kayıt dışı ekonomi ile mücadelede uzun soluklu bir çalışma sonucu başarılı olunabileceği, sorunun çözümünün kısa, orta ve uzun vadeli bir perspektifle ele alınması gerektiği bu mücadelede toplumun tüm kesimlerine önemli görevler düştüğü hususu unutulmamalıdır.

Basım Tarihi
Baskı Sayısı
Sayfa Sayısı
Kitap Ebatı
Cilt / Kağıt
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.