Tükendi
Gelince Haber VerTudem Yayınları Küçük Toplayıcının Büyük Yolculuğu
Gezegenimizin kaderi bizim ellerimizde!
Sinan Yaşar'ın “yeni bir dünya” görüşünü sorguladığı “Küçük Toplayıcı” serisinin ikinci halkası Küçük Toplayıcının Büyük Yolculuğu, zamanı ve mekânı esneten fantastik olaylar eşliğinde maceraya kaldığı yerden devam ediyor.
Küresel iklim krizinin olumsuz etkilerine maruz kalan günümüz çocuklarını daha yaşanabilir bir gelecek inşa etmek için dayanışmaya çağıran yazar; koşullar ne denli zor olursa olsun hedefe giden yoldan asla şaşmamak gerektiğini hatırlatıyor.
Tesadüflerin geleceğimizin şekillenmesinde büyük rol oynadığı gerçeğini hatırlatan kitap; insanlığın ani değişimlerin ardından yeni başlangıçlara nasıl da hızla ve umutla uyum sağlayabileceğini gözler önüne seriyor.
“El birliğiyle mahvettiğimiz gezegenimizde ekecek bir karış toprak bırakmadığımız için bugün buradayız.”
Bilge, Duygu ve Kahraman, gizemli geçitten geçerek kasaba ahalisiyle birlikte kendilerini bir bilinmeyenin tam ortasında bulurlar. Geçmişte ya da gelecekte, başka bir gezegende veyahut dünyamızın henüz bozulmamış bir köşesinde... Ve medeniyetten fersah fersah uzaklıktaki bu yerde onları vahşi doğa ile iç içe bir yaşam bekliyor. Yeni bir düzen kurabilmeleri içinse pek çok keşif yapmaları gerekiyor. Peki ama, sessizce işgal ettikleri bu tekinsiz yerde ya yalnız değillerse? Üç kafadar için kolları sıvama ve bir çözüm planı geliştirme vakti. Üstelik bu sefer engin tecrübeleriyle kendilerine kılavuzluk edecek Sinan abileri de var. Tabii her şeyden öte, ne yapıp edip ait oldukları dünyaya geri dönmenin bir çaresini de bulmalılar.
Geçmişin sahipleriyle geleceğin koruyucularını tabiatın kalbinde buluşturan bu sürükleyici macera, çevreye yönelik yarattığı farkındalık ve oluşturduğu bilinçle okurları yeni başlangıçlara imza atmak için yüreklendiriyor.
İnsan eli değmediğinde, zamanla doğanın yeniden canlanabileceğini gösteren Küçük Toplayıcının Büyük Yolculuğu, hiç unutmamamız gereken önemli bir durumun da altını çiziyor: Yalnızca bir tane yuvamız var ve o yuva hepimizin: Dünya!