Türk Borçlar Kanunu uyarınca bir önsözleşme sayılan taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin amacı, asıl satışın yapılmasının taahhüt edilmesidir. Noter tarafından düzenleme şeklinde yapılan taşınmaz satış vaadi sözleşmesi kişisel hak ve borç doğuran bir sözleşmedir. Satış vaadi sözleşmesi ile satış ayrı hukuksal işlemlerdir. Satış vaadi ile taşınmazın mülkiyeti kazanılmaz, ancak borç doğurur. Oysa asıl satış işlemiyle mülkiyet kazanılmış olur.
Kitabın birinci bölümünde; satış vaadinin niteliği, vaat alacaklısının talep hakkı, şekil, satış bedeli, cezai şart ve cayma parası, elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazın satışının vaat edilmesi, satış vaadi sözleşmesinin hükmü, amacı, geçerlilik koşulları ve kapsamı, tapuya şerhi, satış vaadinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil, tazminat, fesih vs. şeklinde açılan davalar usul hükümlerini yansıtan güncel Yargıtay kararları doğrultusunda incelenmiştir.
Kitabın ikinci bölümünde; uygulamaya yönelik olarak taşınmaz satış vaadi sözleşmesi nedeniyle oluşan somut olaylara soru ve çözümleriyle yer verilmiş, yeni baskıda yeni sorular ve çözümleri eklenmiştir.
Üçüncü bölümde ise; konuya ilişkin güncel İBK, HGK ve Özel Daire Kararları tarihine göre sıralanmıştır.
Konu Başlıkları
Ferağa İcbar Davası
Sözleşmenin Feshi Davası
El Atmanın Önlenmesi Davası
Temerrüde Dayalı Tazminat Davası
İlgili Yargıtay Kararları