TTK m. 1444 ile sigorta ettirenin sigorta sözleşmesi kurulduktan sonra rizikoyu ağırlaştırması yasaklanmıştır. Yasağın kapsamına rizikonun sigorta ettiren tarafından bizzat ağırlaştırılması ve sigorta ettirenin üçüncü kişinin rizikoyu ağırlaştırmasına izin vermesi girmektedir. Rizikonun ağırlaşması bir hukukî olay niteliğinde olup, prim ile riziko arasındaki dengenin sigortacı aleyhine bozulmasını ifade etmektedir. Ağırlaşma, bir kişinin maddî fiili sonucunda ortaya çıkabileceği gibi; herhangi bir kişinin davranışı olmaksızın da ortaya çıkabilmektedir.
Hukuk düzeninin hüküm ve sonuç bağladığı ağırlaşmalar, TTK anlamında riziko ağırlaşmalarıdır. Bir ağırlaşmanın TTK anlamında riziko ağırlaşması sayılması için çeşitli koşulların sağlanması gerekmektedir. Bunlar; "kural olarak sözleşme kurulduğu esnada göz önünde bulundurulmuş önemli riziko faktörlerinde fiilî bir değişikliğin meydana gelmesi", "değişikliğin sözleşme kurulduktan sonra ve kurtarma tedbirleri alınmadığı takdirde rizikonun gerçekleşmesine kesin gözü ile bakılabildiği andan önce gerçekleşmiş olması", "değişiklik sonucunda rizikonun gerçekleşme ihtimalinin veya muhtemel zararın artmış olması", "değişikliğin öngörülerek primde arttırıma gidilmesine neden olmamış olması", "değişikliğin belirli süre devam etmek sureti ile yeni bir riziko durumu yaratmış olması", "değişikliğin esaslı olması" ve " sigortacının ilgili riziko değişikliğinin gerçekleştirilmesine önceden izin vermemiş olması"dır. Kitapta hukuk düzeninin hüküm ve sonuç bağladığı TTK anlamında rizikonun ağırlaşması kavramı, koşulları, ortaya çıkış şekilleri, sigorta ettirene yüklenen külfetler ve riziko ağırlaştığı takdirde sigortacının TTK uyarınca başvurabileceği imkânlar incelenmiştir.
Konu Başlıkları
Rizikonun Ağırlaşması Kavramı
Ağırlaşmanın Ortaya Çıkma Şekilleri ve Sigorta Ettirene Yüklenen Külfetler
Ağırlaşmanın Hüküm ve Sonuçları