Vakıflar gerek İslam ve Osmanlı gerekse bugünkü medeniyetimizde sosyal, iktisadi, toplumsal ve hukuki açıdan önem arz etmiş kurumlardır. Bu geniş tarihî arka plandan dolayı, vakıflar günümüzde tek bir hukuki rejime tabi değildir. Bazı vakıflara, genç Türkiye Cumhuriyeti tarafından 1926 yılında kabul edilen Türk Medeni Kanunu hükümleri uygulanır; bu Kanun'a göre kurulur ve varlık kazanırlar. 1926 tarihli Kanun, yerini daha sonra 2002 yürürlük tarihli yeni Türk Medeni Kanunu'na bırakmıştır ki, her iki Kanun'a göre kurulan vakıflar "yeni vakıflar" olarak adlandırılır. 1926 tarihinden önce yani çoğunluğu Osmanlı döneminde kurulmuş olan vakıflar ise "eski vakıflar" olarak anılır ve bunlara uygulanacak kurallar ayrıca özellik arz eder. İşte bu eserde, eski ve yeni vakıflar hukuku, vakıfla ilgilenen her kesime hitap edecek bir üslup, içerik ve kapsamda ele alınmıştır.
Çalışmada, konunun hukuki boyutu önemli bir yer tutmakla birlikte, vakfın menşei ve tarihsel gelişimine değinilmesi de ihmal edilmemiştir. Günümüzde kurulan vakıflar, hukuki açıdan "yeni vakıf" niteliğinde olduğundan, eserde bu vakıflara daha fazla yer ayrılmıştır. Türk Medeni Kanunu yanında, vakıflar açısından Türk pozitif hukukunda önemli bir yeri olan Vakıflar Kanunu ve ilgili mevzuata da yeri geldiğince değinilmiş.
Konu Başlıkları
Vakfın Tarihsel Arka Planı, Tanımı ve Menşei, Eski Vakıflar Hukuku
Yeni Vakıflar Hukuku