İçindekiler
I. Kendimize Dost Olabilir miyiz?
Olumlu Olumsuz Yönleriyle Arkadaşlık Örnekleri
II. Dost Olabilmek İçin İzlenmesi Gereken Kurallar
III. Tanışma
Tanıştırma
Selamlaşma
Sohbet Etme
Dinleme İle İlgili Görgü Kuralları
IV. Günlük Yaşamı ve Dış Yaşamı Kolaylaştıran Görgü Kuralları
V. Yemekle İlgili Görgü Kuralları
VI. Yüz yüze Olmayan İlişkileri Düzenleyen Görgü Kuralları
VII. Misafirlikte İş İlişkilerinde ve Sigara İçmek Gibi
Alışkanlıklar da Görgü Kurallar
Önsöz
Hangi nedenle olursa olsun insanların çok büyük bir bölümü mutlu olmadığını, sayısız sorunla savaşmaktan yorulduğunu söylemektedir. Biraz daha analitik yaklaşırsanız insanı mutsuz eden sorunların büyük bir bölümünü diğer insanların yarattığını ve hatta sorunlarının bir bölümüne kendisinin neden olduğunu görürsünüz.
Bu neden sonuç ilişkisi açıkça göstermektedir ki insanoğlu birbirinin mutsuzluğunun yegane nedenidir. Her insan yaşamı olumlu ilişkiler içinde sürdürmek istediği halde bu dileğine ulaşmakta zorlanmaktadır. Söz konusu zorluğu yenmek için öncelikle insanın kendisine, sonra da yaşamı paylaştığı diğer insanlara güvenmesine ve dost olmasına bağlıdır. Ancak ne yazık ki insan birey olarak bırakınız kendisine dost olmayı kendi kendisinin en azılı düşmanı olmaktan bile vazgeçememektedir. İnsanlar her olumsuzluk, her yetersizlik, her felaketten kendisini sorumlu tutarak bu düşmanlığı yaratmaktadırlar.
Durum bu ise çözüm sizde, sizin zekânızda, sizin duygularınızdadır. Bu iki yeteneği birleştirmesini bilen, ikisini dostlukların yeşermesinde kullanabilen kişiler olmalısınız. Bildiğimiz gibi barış kişinin duyguları ve düşüncelerinde filizlenir, büyür ve büyük arkadaşlıkların doğuşuna zemin oluşturur.
Dost bulmak için dost olmak gerektiği bilinciyle davranışlarımızın uygun yönde oluşmasına izin vermeliyiz. Söz konusu çaba çevremizde sürekli dal budak salmaya çalışan bencillik, sorumsuzluk, ilgisizlik, sevgisizlik, kıskançlık, kendini bilmezlik, hoşgörüden yoksun, empati duygusu yönünden fakir kalmamızı önleyici olmalıdır.
Yaşamda başarı, görgülü kişiler olmamıza bağlı olarak gelişir. Başarının ilk koşulu çevremizdeki insanlarla uyumlu ve dengeli ilişkiler kurmaktır. Kişiler zaman zaman “insanların sana nasıl davranılmasını istiyorsan, sen de onlara öyle davranmalısın” derken saygı ve görgüde karşılıklılık ilkesinin önemini vurgulamaktadır. İnsan tek başına her alanda başarı sağlayamaz. Yaşamdaki başarı beraberliğin, iş ve güç birliğinin ortak ürünüdür. Söylemez, Görgüsüzlük Çağı isimli kitabında Çağlayangil’in ifadesiyle İsmet İnönü’nün görgü tanımını veriyor. “Kendinden büyüğünün önüne geçme, ayarınla yan yana yürü, küçüğün ardına düşme”. İşte size nefis bir tanım (ODTÜ Yayıncılık, 2005:18).
Bugün size sunmaya çalıştığım bu kitap sizinle bir ölçüde arkadaş, bir ölçüde öğretmen, daha da çok dost olmayı istiyor. Ancak aynı şeyleri sizden bekleyerek bunları size sunmanın zevkini tatmak istiyor. Paylaşmaya varsanız, buluşmaya hazırız dostlar.
Prof. Dr. Mürüvvet BİLEN