Gururlu Peri Bilge Kültür Sanat
Anadolu’nun küçük bir ilçesinde sınıf öğretmenliği yapar Salim Öğretmen, çok sevilir sayılır; kendine has eğitimciliği dilden dile dolaşır. Salim Öğretmen havanın ayaza kestiği bir gece vakti evine dönerken bir dükkânın önünde büzülmüş duran küçük bir kıza rastlar. Gecenin bir vakti çengelli iğne, kibrit satmaya çalışan bu küçük kız pek bir bilmiş, pek bir uyanıktır; verdiği yanıtlarla Salim Öğretmen’i iyiden iyiye meraklandırır. Kimin nesidir, nereden gelmiştir, kimsesi yok mudur? Salim Öğretmen sorar da sorar ama doğru düzgün bir yanıt alamaz küçük kızın ağzından. O da kızı kolundan tuttuğu gibi ak saçlı, nur yüzlü anasına götürür. Valide hanım da hiç yadırgamadan bağrına basar onu. Ve kir pas içindeki bu kara kız bir güzel yıkanıp temizlenince ipek saçlı, boncuk gözlü bir peri kızına dönüşür; hassas kalbinde fırtınalar kopan, hüzünlü, gururlu bir periye...